>YENİ YIL HEDİYESİ

>

Yılbaşı yaklaşıyor…İnanabiliyor musunuz?
2010 geliyor

Daha dün gibi hatırlıyorum…O zamanlar, eşim Ankara Hilton Oteli’nde çalışıyordu…2000 yılına girince, tüm bilgisayarların 2000 rakamını algılayamayacağı için çökeceğinden korkuluyordu… Hilton’un bilgisayar sisteminin çökmesi ne demek, odalar, bilgiler, tüm eski bütçeler, ödemeler……..Çok vahim durumlar olacak diye 10 gün tüm idari personel otelde yattılar, kalkıp çalıştılar, yılbaşı gecesinin keyfini bile sürememiştik…Tabi ki hiç bir şey olmadı…2000 yılına girdiğimiz zamanki heyecanımızı dün gibi hatırlıyorum…Üzerinden 10 sene geçti…Yok, valla olamaz,inanamıyorum…. tam 10 sene nasıl sanki geçen seneymiş gibi geçiverir? Oğlum 3 yaşındaydı, çok çok sevimliydi….Sevgili Kara’mız, köpeğimiz, evimizin ayrılmaz parçası hayatta ve bizimleydi, Fıstık – onun yerini hiçbir kedinin tutamayacağı-birtanecik dünya tatlısı kedimiz hayatta ve bizimleydi, Tüylü, dünya iyisi, “cool” kedimiz hayatta ve bizimleydi…bambaşka bir evde, kirada oturuyorduk, atölyeyi açalı bir sene olmuştu ama beklediğimden iyi gidiyordu…Sanki herkes benim ahşap boyama atölyesi açmamı beklermiş gibiydi, atölye öğrenci ile dolup taşmıştı.Hatta o yüzden sadece malzeme satışı için anneme dükkan bile açmıştım. Eşim Hilton’da çalışıyordu, şimdiki gibi Afganistan’da değil…Bir aralar çok darda kalınca sattığımız sunroof’lu Ford Mondeo‘muzla nereleri gezmedik, nereleri….Daha sonrasında daha iyi arabalarımız olmasına rağmen hala o arabamız burnumuzda tüter, yaşanan onca güzel günlerden dolayı herhalde…Evet, şimdi oldu işte…..

O zamanki yaşantımız gözümün önüne gelmeye başladıkça 10 sene gerçekten geçmiş gibi oluyor…Şu an demin söylediklerimin ne yazık ki, hiç birisi yok, o çok sevdiğimiz, “ev alsam da komşularımı, Figen’i, Gül’ü, Şennehar Teyze’yi, Veli Amca’yı, Leman Abla’yı, Rana’yı bırakıp başka yere gitmem, yine burada kirada otururum” dediğimiz evimizde değiliz artık…, Neredeyse hergün görüştüğümüz, yediğimiz, içtiğimiz ayrı gitmeyen en iyi arkadaşlarımız Muttalip ve Zeynep, şimdi çoktan boşanmış bir aile ve artık İstanbul’dalar…,annem babam gibi sevdiğim kayınvalidem ve kayınpederimle her haftasonu birlikte olurduk, şimdilerde TV, atölye, dersane, benim annem, ödemeler, tenis, spor, internet, arkadaşlar derken, herşeye koşuşturmaktan ayda bir zor görüşüyoruz… “Kara” yaşlılık dolayısı ile salonumuzun ortasında kalp krizi geçirdi ve öldü, “Fıstık” bir gece gözümüzün önünde sokak köpekleri tarafından parçalandı, keza “Tüylü”‘de öyle……Sorunlar büyüdü, ülkenin ve dünyanın parası azaldı, bizim de…Koşullar yüzünden annem artık bizimle yaşıyor, oğlum ve ben bir süreliğine yalnız kaldık, Hakan artık daha iyi para ödedikleri için Afganistan’da çalışıyor…….
Her kar yağdığında mutlaka kardan adam hemen kapımızın önünde belirirdi. Yapımcılar komşumuz Ali, kızı Irmak, Hakan, Can….

Evimizin kapısı her an açıktı, bir gün bile misafirsiz bahçede oturduğumuz hatırlamıyorum…Bu sene kendimizin bile bahçeye çıkacak zamanımız olmadı…

Canlarım Fıstık ve Cancan, 13 sene boyunca herşeyi ektiğimiz, havuzlar kurduğumuz, ateşler yakıp, şarkılar söylediğimiz, çadır kurup kamp yaptığımız, her bi şeyi denediğimiz eski evimizin arka bahçedeyiz…

Kara, Tüylü ve Hakan…Hayvanları ben çok sevip , eve topluyordum, onlar ise hep Hakan’ın peşinde oldular…….

İnanın, o gece belki 5 dakika boyunca kayınpederim ve Fıstık karşılıklı tavla oynamışlardı….

Herşey çok değişti ve hüzünlü………. gibi geliyor….Ama…..Yok,yok, ne oldu bana bu gece, galiba biraz sizlerle dertleşmek istedim…

Hemen kafamdan ve tüm evrenden kötü ve hüzünlü düşünceleri temizliyorum….

Bir de şöyle düşünelim…Ev aldık, artık kendi evimde oturuyorum, ne istersem evime yapabiliyorum…13 senelik komşularımdan ayrıldım derken, tam karşımda, daha ilk günden kırk yıllık dostum gibi olan sevgili Füsun’um var….Herşey için her zaman çok sağol Füsun’cuğum….Oğlum neredeyse benim boyumda oldu, en iyi arkadaşım, sırdaşım, has dostum o benim…Birtanem, aşkım, Cancan’ım, fincan’ım (küçükken Cancan fincan diye severdik …) Annem evde herşeyimi yapıyor, o olmadan ben ne yapıyordum acaba? Annemin dükkanını kapattım, atölyemi devrettim ama çok ilginçtir, çok acı gibi duran bir senaryonun sonunda Pırıl Pırıl!!! bir dost kazandım, bir kız kardeş kazandım, onun sayesinde belki de eskiden olmadığı kadar ECE AYMER oldum, yıllardır bir türlü zaman ayıramadığım için giremediğim internet dünyasına bir girdim, pir girdim…Onun sayesinde blog açtım ve sizleri buldum…Demek ki olaylara bakış açısı nasıl değişebiliyor?Galiba sahip olduklarımla, sevdiklerimle, beni sevenlerle çok sağlıklı güzel bir hayat yaşıyorum…..
Güzel ve özlü sözlere bayılırım..En sevdiğim güzel sözlerden biri ile bu konuyu kapatayım.

“Hayat, biz onu planlamakla meşgülken, aslında…, başımızdan gelip geçenlerdir.”

DSC_0109

Sizleri çok seviyorum…Nacizane bir yılbaşı hediyesi vererek sizleri azıcık heyecanlandırmak ve neşelendirmek istedim… Yukarıdaki, resimdeki bu sevimli cam kavanoz için bana , yani sevgili bloguma bugünden itibaren hepimizi neşelendirecek, keyiflendirecek bir yorum bırakmanız yeterli…Yorum bırakmayı bilemiyorsanız, ece_aymer@hotmail.com‘dan mesaj da yazabilirsiniz. Hergün blogumdan, kuraya dahil olacak isimleri yayınlayacağım…21 Aralık günü KanalB‘de canlı yayında kura çekimi yapacağım ve kurada çıkan sevgili arkadaşımıza hediyesini yılbaşından evvel, yurtiçi kargo ile postalayacağım…. Yurtdışındaki arkadaşlar….Çok özür dileyerek, size postalamam biraz pahalıya mal olacağı için elinize ulaştırmak için karşılıklı bir metod buluruz umarım…….

Çok mutlu, huzurlu, düzenli, başarılı, bol paralı, bol arkadaşlı, tüm sevdiklerinizle birlikte -Muammer Bey’in dediği gibi hoşgörülü, sağlıklı bir hafta diliyorum….


28 Yorum on “>YENİ YIL HEDİYESİ”

  1. >O kavanoz benim olmalı. Sakın yorum yapmayın, bana çıkmazsa çıngar çıkartırım ona göre:)

  2. >Şaka bir yana, o kadar güzel ifade etmişsiniz ki… Sizin bu mütevazi tavrınızı çok beğeniyorum. Sevgiler, iyi geceler.Benim o…:)

  3. aksungur46 dedi ki:

    >ececiğim ben istanbuldan serpil aksungur valla kavanoza aşık oldum.almazkara sevda olurum

  4. Kitchen Witch dedi ki:

    >ya ece hanim, hepimizi neselendiricek mesaj demissiniz ama, yazinizi okuduktan sonra gurbette olmanin huznunu tum ozel gunlerde yasadigim gibi yilbassinda da ailemi gorememenin verdigi huzne yaziniz tuz biber ekti vallaaa…neseli mesaj atamiyorum kusura bakmasin kimse, Allah kimseyi sevdiklerinden ayirmasin, sizde kocisinize en kisa zamanda kavusun insallah..Programi arsivden izleyebiliyorum, onlarda gec upload ediyorlar, lutfen blogdan da yayinlayin kazanan kisiyi..burdan ismine asikar oldugum her kim kazanirsa kendim kadar sevinicem..ben kazanirsamda gondermenin yolunu buluruz siz merak etmeyn…;)

  5. bahar dedi ki:

    >bu kavanozu kim kazanırsa onun adına gerçekten ben de çok mutlu olacağım. Çünkü içinde sizin samimiyetiniz ve mütevaziliğiniz de olacaktır. Ben kendimi her kötü hissettiğimde açıp sizin bloğunuza bakarken, orada ki o güzel objeleri azıcık daha iyi göreyim diye fotoğrafları büyültürken siz bana bildiğim bir şeyi hatırlattınız; insan acılardan, hüzünlerden geçmeden böyle yaratıcı olmuyor ve hayat ne hızlı geçiyor..Biz sanki sadece önceden mutluymuşuz. Mutlu bir çocukluk..mutlu bir evliliğin ilk yıllarıyla akıp giden hayat. ama şimdi unuttuk birbirimizi ve unutturulduk maalesef. öyle işte..sevgilerimle

  6. Gokce dedi ki:

    >Ece hanım bu kadar içten paylaşımınız için çok teşekkürler, ben de okurken daldım gittim resmen ben neler yapmıştım 2000'e girerken diye 🙂 Daha okuyordum o zaman şu okul bitse de kurtulsak diyordum, ne hata etmişim 🙂 Eşinizden uzak olmanız açıkcası en zor olan biliyorum, benim babamda (oda turizmci) 9 sene Ankara'da çalıştı, her hafta sonu gidip gelirdi şimdi de yaklaşık 5-6 senedir Çanakkale'de çalışıyor, annem burada benim kızıma bakıyor,bir dönem Dubai'den teklif alınca daha da uzaklaşmamak için reddetmişti. Onlar için ne kadar zor olduğunu hep hissettim. Kendim evlenip çocuğum olunca daha da iyi anladım. Tüm uzakta çalışanlara sabır diliyorum, umarım yakın zamanda aynı şartları yanınızda sağlar eşiniz.Ben güzel bir söz olarak babamın her fırsatta söylediği bir cümleyi sizinle paylaşmak istiyorum 🙂 Yeni yıl hepinize "sağlık, huzur, mutluluk, birlik ve beraberlik" getirsin. Sevgiler

  7. ebru dedi ki:

    >Merhaba Ece, şunu da unutma, bugününde yaptıklarınla ve paylaştıklarınla insanlara mutluluk veriyorsun. Gerçekten özel bir iş yapıyorsun ve bu blogta bunları paylaştığın için sonsuz teşekkürler. Eminim benim gibi pek çok kişiye ilham veriyorsun. Doğru hayat ne çabuk geçiyor, esas önemli olanın bugünümüz olduğunu hatırlamamız lazım. Acısıyla tatlısıyla bugün de çabucak bir anı olacak, kaçırmamak lazım.. Neyse kavanozun çok güzel, çok ince bir düşünce, bizleri düşündüğün için teşekkürler. Bir önceki postta sömestrda istanbul gibi harika bir şey okudum, inşallah bu sefer tanışabiliriz 🙂 sevgiler, ebru

  8. Beyaz Kkelebek dedi ki:

    >Merhaba Ece Hnm,Yazdıklarınız, duygularınız ve paylaşımınız için ilk başta çok teşekkür ederim. Zaman su gibi gidiyor insan nerede kaldığını bile hatırlamıyor.Dün eşimle 1. evlilik yıl dönümümüzü kutladık ve dedik ki ne kadar da çabuk geçmiş. Geriye dönüp baktığımızda hep güzel şeyleri hatırlamak dileğiyle.Gelelim o güzel hediyenize bakalım kime çıkacak.Merakla bekliyorum.Herşey gönlünüzce olsun.SevgilerimleBeyaz Kkelebek

  9. Anonymous dedi ki:

    >Günaydın.. 2010 o kavonoza sağlık ,mutluluk, huzur ,başarı bide haklı kazançlar doldurup benim mutfağıma bıraksın..Olur mu? Çiğdem

  10. ceycey dedi ki:

    >kavonoz süper..eline saglık…ben de böyle güzel desenler bulsam keşke…bu konuda yardımcı olurmusun bana…

  11. >Bize, buraya açılmanız,samimiyetiniz ne hoş.ben eşinizin uzaklarda olmasına takıldım.benim eşim de bir süredir şehir dışında da o yüzden herhalde..herşeye iyi tarafından bakmak lazım tabi..her nimetin bir külfeti oluyor geçmişe bakıp ah vah etmektense bu günün keyfini çıkarmalı.son paragrafa Amin diyorum.sevgiler..

  12. sevça dedi ki:

    >Bir varmış bir yokmuş, pireyle deve bu masalda çok mutluymuş. En çok soğan kabuğu saç renginin yakıştığı, adının anlamını sonuna kadar hak eden, bembeyaz bir atöylenin güler yüzlü bir sahibi varmışşş…hayatından çok değerli anları paylaşmış, fotoğraflar sunmuş etrafındakilere, bu günlerde ki mutluluğa ve huzura kavuşurken yaşadığı zorlukları anlatmış. sesi öyle yumuşakmış ki bu masal gözümüzün önünde canlanmış. sihirli bir fanus koymuş yanına en güzel dilekler ağzından çıkarken hepsi birer birer doluşmuşlar sihirli fanusa. kapağını açacak şanslı kişinin tüm dilekleri de gerçekleşecekmiş. yazarın notu 😦 lütfen içine biraz yetenek biraz yaratıcı güç de koyar mısınız lütfennnn :))

  13. dshandmade dedi ki:

    >Ece hanım 10 yılın getirdikleri ve götürdükleri, kısaca muhasebesi bence karla sonuçlanmış. umarım tüm blogcu arkadaşlarımızın da muhasebesi karla sonuçlanır. sizi ilgiyle izleyen, patchwork ile haşır neşir bir blogcuyum. buradan yeni yılınızı sevgiyle kutluyorum. http://www.dikissepeti.blogspot.com

  14. Anonymous dedi ki:

    >Siz son on yılın muhasebesini yapmışsınız,ben son bir yılın muhasebesini yaptığımda hayatımdaki en büyük değişikliğin sizi tanımak olduğunu düşünüyorum. Ve sanırım benim gibi birçok kişi için de. Sayenizde mağazalarda gördüğüm ve hayran hayran baktığım bir çok şeye şimdi "bu çok kolay, ben daha iyisini yaparım" diye bakıyorum ve bu bana inanılmaz bir özgüven veriyor. İşten yorgun argın gelip 2 çocukla uğraştıktan sonra gece yarılarına kadar bazen ayakta ama çok mutlu bir şeyler yaratmanın keyfine vardım. Ofiste işlerimi bitirip Kanal B arşivden sizi takip etmek, bloğunuza girip sanki eski bir arkadaşımla konuşuyor gibi mutlu olmak bu yıl en zevk aldığım şeyler oldu.İyi ki varsınız ve sıkıntılarınızı en kısa zamanda aşarsınız. Size ve atölyedeki tüm arkadaşlarınıza şimdiden mutlu yıllar.

  15. Özlem dedi ki:

    >Yorumda ismimi yazmayı unutmuşum, özür dileyerek yeniliyorum.Siz son on yılın muhasebesini yapmışsınız,ben son bir yılın muhasebesini yaptığımda hayatımdaki en büyük değişikliğin sizi tanımak olduğunu düşünüyorum. Ve sanırım benim gibi birçok kişi için de. Sayenizde mağazalarda gördüğüm ve hayran hayran baktığım bir çok şeye şimdi "bu çok kolay, ben daha iyisini yaparım" diye bakıyorum ve bu bana inanılmaz bir özgüven veriyor. İşten yorgun argın gelip 2 çocukla uğraştıktan sonra gece yarılarına kadar bazen ayakta ama çok mutlu bir şeyler yaratmanın keyfine vardım. Ofiste işlerimi bitirip Kanal B arşivden sizi takip etmek, bloğunuza girip sanki eski bir arkadaşımla konuşuyor gibi mutlu olmak bu yıl en zevk aldığım şeyler oldu.İyi ki varsınız ve sıkıntılarınızı en kısa zamanda aşarsınız. Size ve atölyedeki tüm arkadaşlarınıza şimdiden mutlu yıllar.December 15, 2009 3:39 PM

  16. NERİ dedi ki:

    >Geçen yılların muhasebesini ne kadar içten anlattın Ececim…İçtenliğini çok seviyorum,Tv de izlerkende samimiyetin yüzüne yansıyor…Geçmiş yıllarda ve şimdilerde yaşadıklarımız bizim yaşam yolundaki töpülerimizdir.2010 yılı sana ,ailene çok huzurlu,sağlıklı ve neşe dolu günler getirsin…Bunu içten diliyorum,HERKES İÇİN diliyorum,sevgiler

  17. neduk dedi ki:

    >Yok şimdi aklıma neşeli birşey gelmiyor.Kavanozu alınca gelir:)))

  18. Anonymous dedi ki:

    >neşeli bişeyler :)))) dermişim….selam şahane atölye ve şahane yürekli insanların buluştuğu son nokta tek adres tabi ki ece aymer bir numara bu hususta …sevgiler mutlu yıllar herkese

  19. Anonymous dedi ki:

    >bu arada neşeli bişeyler demişim ama ismimi yazmamışım pardon , ben nur bu arada :))) süpersiniz ece hanım işallah en kısa zamanda o sıcacık yuvaya atölyenize gelme isteğimi gerçekleştirmek için saat zaman planımı yapıyorum çok istiyorum orada ki havayı solumayı …öyle çok ki anlatamam sevgiler

  20. Lavanta Bahçesi dedi ki:

    >Bu kadar içten ve samimi duygularınızı hiç tereddütsüz bizlerle paylaşmışsınız, tebrikler… Eminim hepimiz kendimize bir pay çıkartmışızdır en azından ben öyle yaptım ;)2010 hepimize güzel gelsin, sevgiyle gelsin sevgi versin, hasretler ve hastalıklar bitsin, bol para gelsin, herkes karnı tok kafası boş koysun başını yastığına, en çok arzuladıklarımıza (ev,iş,araba, bebek, para, kariyer,vs…) 2010'da kavuşalım…Hepinize gönlünüzce geçecek yeni bir yıl dilerim.Sevgilerimle,Ahu

  21. nanelimon dedi ki:

    >sevgili ece hanım gerek bloğunuzdan gerekse kanal b deki programınızdan sizi takip ediyorum.yaptıklarınız ve öğrettikleriniz gerçektende çok güzel.başarılarınızın devamını diliyorum.hediyenizde ayrıca çok güzel bakalım kime çıkıcak merakla bekliyorum. şimdiden herkese iyiyıllar..sevgilerimle

  22. zeynep bayram dedi ki:

    >ay ece hanım ilk mesaj atanlardanım ama çıkmamış galiba yeni farkettim.şu yandaki güzel aile tablonuz hiç bozulmasın biran evvel kavuşmanız dileğiyle.çok

  23. Anonymous dedi ki:

    >Sevgili ECE, Yaşanmış 10 yılınızı gözden geçirmişşin.Anlatınım okadar objektif ve bütünlüklü olmuş ki,hayatımızda kazanımlarımızı anlatırken,kaybettiklerimizi hep atlamışızdır. Hayatın bütünlüğünü koruyamaz,mutlu ve mutsuzluğumuzu ölçemez oluruz. Ya başarı ve sevinçleimizin içinde ayaklarımız yerden kesilir darmadağan oluruz,ya da başarısızlık ve hüzünlerimiz içinde ezilir gideriz. Bir yürüyüşte başlangıç noktasında uzaklaşırkenki hüzün,varış noktasına yaklaşırkenki sevinci birlikte yaşamalıyız. İşte bütünlüklü yaşamak bu olsa gerek. Hayata bütünlüklü bakıp yaşamaya çalıştığınız için seni bir kere daha kutlar sevgilr sunarız. BEYHAN-MUAMMER

  24. Sibella dedi ki:

    >Ne güzel bir hediye, insanın kendi elleriyle yaptığından daha güzel bir hediye olabilir mi. Hediyeyi alsam da almasam da bu kadar güzel şeyler yapan birinin sanal alemde de olsa arkadaşı olmaktan o kadar mutluyum ki, bu bana yeter. Ece hanım bu vesileyle sizin ve bütün atölye arkadaşlarınızın yeni yılınızı da kutluyorum şimdiden, sevgiler :)))

  25. yıldız dedi ki:

    >selamlar,ben hayırsız yıldız epeydir mesaj bırakmıyordum farkettiniz dimi 🙂 farketttiniz beni özlediniz ece hanım eminim:)) şirket politikası gereği bloglar bir süre engellendi bloga not bırakmak şöyle dursun o güzel resimleri iç açıcı bloğunuzu göremedim bile 😦 eeee ev ne güne duruyor dimi ama evdede bi temizlik neferi olduğumdan:) ve bu sıralar fazlaca misafir ağırladığımdan kendime vakit bulamadım:( neşeli dedi o deli kız hüzünlü mesaj değil 🙂 bugün arkadaşlara yalvardım açın bi göreyim kapatın diye:) saolsunlar kırmadılar açtılar 24 saatim var balkabağına dönüşmeden bakem dedim:) ne göreyim enfes bi hediye nefis yazılar mutlu harika bir aile resmi sizin içinizin güzelliğinin dışına yansıdığı resminiz ve dabi dabi en önemlisi hediye:) kih kih ben o kavonozu istiyorum ölüyorum bitiyorum onuda isterim çekilişde çıkmasam bile isterim:) hani bana sözünüz vardı hediye ???? hatırlayamadınızmı alın size fırsat yıldıza gönülden kopmuş bir hediye ama sizin eseriniz olan minik bi kibrit kutusu bile olabilir:) sevgiler, koccaman öpücükler o şimdiden iyi yıllar 2010 muhteşem olacak inşallah hepimize ecem aymerim 🙂 öpüldünüz efem:)yildiz111

  26. dakikadanonce dedi ki:

    >2000 yılına girdiğimiz sene bende kıyamet kopacak diye çok korkmuştum o gece saat 12 geçene kadar kıyamet kopmasın diye dua etmiştim ve yılbaşı gecesinden sonra bir kaç gün sonrasıda aynı şekilde geçti benim için buyüzden hüzünlü hatırlarım ben. ama siz bu kavanozu gönderirseniz bana ben 2010 hep sevgiyle hatırlayacağım inşallah.

  27. ebrulikedi dedi ki:

    >ne güzel anlatmışsınız yaşadıklarınızı.eşime de okuttum hemen yazınızı.kendi 10 yılımızı konuştuk.hüzünlendik,gülümsedik.çok içten bir yazı.elinize sağlık.ben de hayvanları çok sevdiğim ve dünya tatlısı minnoş hanımla yaşadığım için gözlerim doldu karayı,tüylüyü,fıstığı görünce…herşey gönlünüzce olsun.hediye de çok güzelmiş.kime çıkarsa güle güle kullansın

  28. ceycey dedi ki:

    >bu yogun pozitif enerjin ve rengarenk dünyanı bizlerle paylaştıgın için kucaklar dolusu teşekkürler…ellerine nazar degmesin…:)


Anonymous için bir cevap yazın Cevabı iptal et